Türkiye elektrik enerjisi sektöründe önemli bir gelişme yaşadı ve Mart 2025 itibarıyla kurulu gücü 118 bin 185 megavata ulaştı. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı verilerine göre, yenilenebilir enerji kaynaklarının payı yüzde 60,4’e, yerli kaynakların payı ise yüzde 70,1’e yükseldi.
Özellikle rüzgâr ve güneş enerjisindeki büyüme dikkat çekiciydi. Türkiye, hem yenilenebilir enerji kaynakları kullanımında Avrupa ortalamasına yaklaşırken hem de yerli kaynak kullanımında küresel trendlerin üzerinde performans sergiliyor.
Rüzgar ve güneş enerjisinden elde edilen kurulu güç Mart ayı sonu itibarıyla 35 bin 17 megavata ulaştı. Bu, toplam kurulu gücün yüzde 29,7’sine denk geliyor ve Avrupa Birliği ülkeleri genelindeki benzer oranlarla uyumlu.
Yenilenebilir enerjinin artan kullanımı, hem karbon emisyonlarının azaltılmasına yardımcı oluyor hem de enerji ithalatına olan bağımlılığı azaltıyor. Türkiye’deki elektrik talebinin hızla artmasıyla birlikte 2035 yılında yıllık elektrik tüketiminin 510 teravat saate ulaşması bekleniyor.
Bu talebi karşılamak için enerji sektöründe büyük yatırımlar yapılıyor. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, rüzgar ve güneş enerjisinde 2035 yılına kadar 120 bin megavatlık kurulu güce ulaşmayı hedeflediklerini belirtti. Bu hedef doğrultusunda yaklaşık 80 milyar dolarlık yatırım yapılması gerekiyor.
Yerli kaynaklı kurulu güç 82 bin 894 megavata yükselirken, yerli kaynakların payı yüzde 70’i aştı. Bu artış, hidroelektrik, rüzgar, güneş ve jeotermal gibi kaynaklardan elde edilen kurulu güçlerdeki genişlemeye bağlı olarak gerçekleşti.
Türkiye, enerji üretiminde yerli kaynakların payıyla dünya genelinde öne çıkan bir konumda. Bu enerji dönüşümü sayesinde ülkenin arz güvenliği artıyor ve enerji piyasasında daha rekabetçi bir yapı oluşuyor.